Print Friendly and PDF

Translate

YNÖ Üçüncü Yolu

|

 




ÜÇÜNCÜ YOL 

Yazdıklarım ülkeye ne getirdi, insanımıza neler kazandırdım? Bunların tartışılmaz 
cevaplarını elbette tarih verecektir. Ama bugün, yaptıklarım ve yazdıklarımla ilgili 
Türkiye’de ve dünyada söylenenleri, yazılanları, özellikle üniversite düzeyinde yapılan 
araştırmaları, doktora tezlerini dikkate alarak konuşursak şu noktaların altını şimdiden 
çizebilmekteyiz:
 1. Genelde İslam dünyasına, özel olarak da Türk halkına, yaşadığı 
dinin Kur’an’dan onay alamayacak bir duruma getirildiğini söyledik. Ve bu söylem, 
sahte dini sömürmeyi meslek haline getirenler dışında herkes tarafından kabul edildi.
 2. 
Türk insanına, Kur’an’ı kendi dilinde okuyup anlamanın kaçınılmazlığını ve bunun 
aksini sürdürmenin din adına bir felaket olduğunu söyledik; geniş halk kitleleri 
nezdinde bu da kabul gördü. Temsil ettiğimiz düşünceye katılanlar kadar katılmayanlar 
da itiraf etmekteler ki, bugün Türk insanı evinde, işyerinde, kışlığında, yazlığında 
Türkçe Kur’an meali bulunduruyor, okuyorsa bunun arkasında bizim gayret ve çilemiz 
vardır. 
3. Berlin Duvarı’nın yıkılışı ardından, dine sırt dönmekle din adına hurafeye, 
karanlığa ve sömürüye teslim olmak arasında bir tercihe zorlanan ve bu yüzden derin 
bir bunalıma düşen Türk halkı, bizim ortaya koyduğumuz “Kur’andaki İslam” 
perspektifiyle bir “Üçüncü Yol” keşfetmiş, böylece hem dinine bağlı kalmak hem de 
çağla barışık yaşamak şansını yakalamıştır. İşte bu olgu yüzündendir ki bendeniz, 
milyonların şükranlarını aralıksız dinlemek gibi eşsiz bir mutluluğu yaşamaktayım. 
Önceki Yazı
« Prev Post
Sonraki Yazı
Next Post »

Benzer Yazılar